Ahilik haftası ziyaretleri devam ediyor.

 

Esnaf Kefalet Kooperatifi Başkanı Ertan Taşlı ve İl sanayi ve Ticaret Müdür vekili Hüseyin Keskin Düzce Esnaf ve Sanatkarlar Odalar Birliği Başkanı Mustafa Kayıkçı ve Düzce Seyyar Pazarcılar Odası Başkanı Hakan Akpoyraz ile birlikte Ahilik Haftası programı kapsamında Vali Yardımcısı Atila Durmuş'u makamında ziyaret etti.

 

Ziyaret sırasında haftanın önemine ilişkin açıklamalarda bulunan Kayıkçı özellikle gençlerin Ahilik Kültürüne ihtiyaç duyduğunu vurgulayarak "Ahilik ilimizde henüz 7.sini kutladığımız. Fakat 700 yılı aşkın bir gelenek olduğu biliniyor. Bu geleneğin getirdiklerine ahlaki ve edebi yönden o günden daha fazla ihtiyaç duyuyoruz. Ahilik yapısına teknoloji de dahil edildiğinde çok önemli yerlere geleceğimize inanıyorum. Günümüz şartları ahilik yapısını çok zorluyor. Gençlik ciddi bir arayış içerisinde.

 

Gençlerimizi faal olmaya yönlendirecek alanlar Düzce'de ne yazık ki yok. Devletimizin bu tip sosyal yapılara daha fazla kucak açması gerekiyor. Hep birlikte gençlerimizi belli bir noktaya getirmek için çaba harcamamız gerektiğini düşünüyorum. Çok şey yapılmak isteniyor. Örneğin iş kur vasıtasıyla gençler çeşitli mesleklere yönlendiriliyor. Ancak pansuman tedbirlerle bu sorunlara çözüm üretilmez. Düzce'de tüm kurum ve kuruluşlar üzerlerine düşeni yapmalı. Düşünün sayısını arttırıp çalışmayan sayısını en aza indirmek için mücadele etmeliyiz. Bilinçsiz gençler direksiyonsuz arabaya benzer. Nereye çarpacakları belli olmaz" dedi.

 

Vali Yardımcısı Atila Durmuş ise Ahilik gibi geleneksel değerlere daha çok sahip çıkılması gerektiğine dikkat çekerek "Gelenek dediğimiz olay bir kalemde silinip atılabilecek ya da küçümsenecek bir olay değil. Sadece özel gün ve haftalarda hatırlanacak bir şey de değil. Osmanlı'nın sağlam teşkilat kurması ve Batı'da takdir toplaması en büyük nedeni bürokrasi ve ahilik teşkilatına bağlıyor. O zaman ki kayıt sistemi çok sağlam. Devlet nerede ne olduğunu biliyor. Ayrıca Ahiler bugün belediyelerin üstlendiği sosyal faaliyetleri yerine getiriyorlar. Bu gelenek sadece usta çırak ilişkisinden ibaret değil. Keşke bu tür değerlere daha çok sahip çıksak" diye konuştu.

 

Özellikle genç neslin mağduriyetle iş arama yoluna gittiğini savunan Durmuş şöyle devam etti: "Bizde gençlerimize sürekli okumalarını ve düşünmelerini tavsiye ediyoruz. Özellikle genç nesil ne yazık ki kolay iş peşinde. Mağduriyet sunarak iş arama yoluna gidiyorlar. Halbuki iş bulmak için kabiliyetlerini ön plana çıkarmaları gerekir. Benim anam hasta, babam hasta, ben çalışmak zorundayım gibi ifadeler kullanarak iş arıyorlar. İnsanların çalışmak ve meslek sahibi olmak için bir gerekçeye ihtiyaçları yok. Bu insan olmanın bir gereği. Elinde bilgisi, becerisi ve sanatı olan hiç kimse işsiz kalmaz. Bunu gençlerimize aşılamamız lazım."